Category Archives: 2004

Haydar Elikol

Ölüm Tarihi: 4 Ağustos 2004

Haydar Erkol,  TDKP/GKB davası nedeniyle aldığı cezalar nedeniyle çeşitli cezaevlerinde 9 yıl kaldıktan sonra, Af Yasası ile gelen ceza indiriminden yararlanarak 22 Temmuz 2003 tarihinde tahliye edilmişti. Cezaevinden askere alınan Erkol, acemiliğinin ardından Mardin 70`inci Mekanize Piyade Tugayı Destek Kıtaları Kışla Hizmet Birliğine gönderilmişti. 2004 Mart`ında izne geldiğinde oldukça moralli olan Erkol`un 4 Ağustos`ta ölüm haberi gelmişti. Kardeşi Hakan Erkol, tesadüfen ağabeyinin GATA’ya sevk edildiğini öğrenmesi üzerine GATA`yı aramış, `Çağırdık gelmiyor` dendiği için görüşememişti. Hakan Erkol, 30 Temmuz akşamı abisini görmek üzere GATA`ya gelmiş, Erkol`un önceki gün Mamak Askeri Cezaevine sevk edildiğini öğrenmişti. Hakan Erkol doktordan `Kardeşiniz bir şey yemiyor, içmiyordu. Şuurunu kaybetti, biz de müdahale ettik. Durumu düzeldi. Cezası olduğu için sevk ettik` bilgisini almıştı. Erkol`un eniştesi İsmail Polat, 4 Ağustos sabahı Mamak Askeri Cezaevinden konuştuğu albaydan, Erkol`un durumu için yine `iyi olduğunu`, `serumla tedavi edildiğini, seruma hayır demediğini, yardımla ihtiyaçlarını karşılayabildiğini`, `iki gün sonra Diyarbakır’a gönderileceğini` öğrenmişti. Bu konuşmadan bir kaç saat sonra Erkol yaşamını yitirmişti.

Osman Kayar

Ölüm Tarihi: 01-04-2004

Adapazarı’nda askerliğini yapan Osman Kayar’ın, terhisine üç ay kala öldürüldüğü iddia edildi. Resmi makamlar ise, Kayar’ın önce firar ettiği, sonra da intihar ettiği açıklamasını yaptı.

Adapazarı Taşkısığı Topçu Tugayı Topçu Taburu 5. Batarya’da er olarak askerlik yapan Osman Kayar’ın, 27 Mart günü nöbetçi olduğu banyoda silah ile intihar ettiği ileri sürüldü.
Baba Sıtkı Kayar, Diyarbakır Sağlık Karakolu’ndan oğlu Osman’ın askerden firar ettiğini, ancak daha sonra bir grup askerle beraber gittiği Kolordu Komutanlığı’nda oğlunun intihar ettiğinin söylendiğini ifade etti.
Resmi açıklamaları gerçekçi bulmadığını söyleyen Baba Kayar, oğluyla ölümünden 10 gün önce telefonla görüştüğünü ve oğlunun durumunun gayet iyi olduğunu belirtti. Milli Savunma Bakanlığı’ndan davacı olacağını bildiren Sıtkı Kayar, Diyarbakır’da savcılıktan ayrıntılı otopsi isteyeceğini belirtti. Sıtkı Kayar, “Olayın peşini bırakmam mümkün değil” dedi.

Mustafa Özsavcı

Ölüm Tarihi: 29 Haziran 2004

(Diyarbakır Doğumlu)
Bulucanlar Jandarma Karakolu’nda 3. Tim’de asker olan Özavcı’nın 29 Haziran
2004’te intihar ettiği ileri sürüldü. Yapılan savcılık soruşturması ve otopsinin
ardından hazırlanan hiçbir belgede kesin ölüm nedeni bildirilmeksizin cenaze,
‘İntihar etti’ denilerek ailesine teslim edildi
Özavcı’nın babası Şehmus Özavcı, İHD Diyarbakır Şubesi’ne başvurarak,
otopsi raporuna göre kullanılan G-3 silahın yukarıdan aşağıya doğru
sıkıldığının belirlendiğine dikkat çekti. İHD yetkilileri de, askeri savcılığa
başvurarak araştırma talep etti, ancak savcılık yapılan itirazları redderek olayın kovuşturulmasına gerek görmedi. İHD Diyarbakır Şube Başkanı Av. Selahattin Demirtaş ile Av. Aygül Demirtaş davayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne götürdü.Davanın AİHM’e taşınmasının ardından isminin açıklanmasını istemeyen bir asker, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Asker, ‘Özavcı’nın vurulduğuna dair bilgi geldi ve olay yerine gittiğimizde hayati fonksiyonlarını yitirmişti. Sonraki gün olayın intihar mı yoksa kaza mı olduğunu anlamak için Bölük Komutanı T.Y., Bölük Astsubayı H.Y. ve Tim Komutan Yardımcısı D.D. aralarında tartışırken intihar olmasının kendileri açısından daha avantajlı olacağı kararı alındı. Özavcı’ya ait tüm bilgi ve belgelerin toplanması için emir verildi. Fakat Özavcı’ya ait Emniyet Kaza Önleme Talimatı, Silah Kullanma Talimatı, gelen Prensip Emirler’le ilgili tebliğ tebellüğ belgeleri düzenlenmemiş ve imzaları eksikti. Üstteğmen T.Y., belgeleri Jandarma Komando Er U.D.’ye zoraki imzalattırdı’ diye konuştu.